Kıbrıs, kedilerin çokluğu nedeniyle vakit zaman “kedilerin adası” olarak da nitelendiriliyor. Fakat artık Güney Kıbrıs, kedi vefatlarıyla dünya medyasında yer aldı. Güney Kıbrıs’ta ölümcül ve bulaşıcı FIP (Feline infektiyöz peritonit) hastalığının, Ada’da ocak ayından bu yana 300 bin kedinin hayatını kaybetmesine neden olduğu belirtildi. Kıbrıs’ta meydana gelen kelam konusu ölümlerin, burayı “ölü kedilerin adası”na çevirdiğini belirten uzmanlar, salgının İngiltere’ye de sıçramasından kaygı edildiğini kaydetti. Bu telaşın de nedeni, İngiltere’yle Kıbrıs ortasında ağır trafik bulunması.
BAĞIŞIKLIĞI ÇÖKERTİYOR
Kedi koronavirüsünün mutasyon geçirmesiyle oluşan FIP, bu hayvanların bağışıklık sistemini çökertiyor. Fakat insanları etkilemiyor. Tedavi edilmediği takdirde ölümcül olabilen FIP’in çoklukla dışkı yoluyla yayıldığını vurgulayan uzmanlar şunları söyledi: “Enfeksiyon oranlarının, yemekhaneler ve kurtarma merkezleri üzere tıpkı çöp kutularını paylaşan, kapalı alanlarda yaşayan kediler ortasında en yüksek olduğu biliniyor. Virüs, bakım fırçaları, kedi kumu kepçeleri ve insan teması yoluyla da aktarılabiliyor.”
DERNEK UYARDI
Kıbrıs’taki salgınla ilgili derin kaygılarını lisana getiren Milletlerarası Kedi Tıbbı Derneği Lideri Dr. Nathalie Dowgray, konut kedileri de dahil olmak üzere etkilenen birçok kedi için tedavinin mümkün olmayabileceğini belirtti. Uzmanlar, Türkiye, Lübnan ve İsrail’de de FIP olayları bulunduğu istikametinde söylentilere dikkat çekerken, bunun İngiltere’ye de ulaşmasının bir felaket olabileceğini öne sürdü.
TÜRKİYE’DE DE YAYGIN LAKİN TEDAVİ UMUT VERİCİ
Milliyet’ten Eren Koca’nın haberine nazaran, uzmanlar, FIP’in sağlıklı kedilerin birçoklarında bulunan bir koronavirüs cinsinin mutasyona uğraması sonucu geliştiğini, tedavide ruhsatlanmamış kimi ilaçların kullanıldığını, maliyetli lakin sonuç veren bir tedavi olduğunu belirtti. Virüs bulaşmış kediler ateş, halsizlik ve iştahsızlık üzere semptomlar gösteriyor. “Islak FIP” durumunda, kedilerin karınlarında yahut göğüslerinde şişmeye neden olan sıvı birikimi oluyor. “Kuru FIP”li kedilerde daha az sıvı birikimi oluyor lakin iştahta azalma, beden ısısında yükselme ve görme bozukluğu meydana geliyor. Uzmanlar kedilerin ölümcül hastalığını Milliyet’e değedlendirdi.
DIŞKIDAN BULAŞIYOR
Selçuk Üniversitesi’nden Prof. Dr. Memnun Sevinç: “Kedi koronavirüsü, virüs bulaşmış dışkıyla temas yoluyla kedilere bulaşan bir virüstür. Bu, birbirlerini temizleyen yahut kum kaplarını, mama kaselerini yahut paklık ekipmanını paylaşan kedilerde görülür. Türkiye’de de olaylar görülüyor. Bizim kliniğe ayda ortalama 3-4 olay geliyor. Bilim, nispeten uygun huylu olan koronavirüsün ölümcül FIP’e nasıl dönüştüğünü şimdi keşfedememiştir. Hadiselerin artma sebebi ise hayvan popülasyonunun artması fakat hayvan sahiplerinin telaş etmesini gerektiren bir durum yok. Virüs sağlıklı kedilerin birçoklarında belirlenir ve bazen hafif bir enfeksiyon halinde görülebilir. Bu hastalar çoğunlukla tedavi gerektirmez. Virüs mutasyona uğrayarak ölümcül FIP’e dönüştüğünde ise kediler ağır biçimde hastalanır. Ağır tedaviye karşın kıymetli kısmında vefatla sonuçlanır. Son vakitlerde yurt dışından şimdi ruhsatlanmamış birtakım antiviral ilaçlar kaçak yollarla getirilmekte ve kediler tedavi edilmektedir. Lakin, yüksek maliyetli bir tedavidir.
ÇOKLU ORTAM RİSKİ
Bursa Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi’nden Prof. Dr. Ethem Temizel: “Özellikle çoklu kedi ortamlarında virüs çok süratli bulaşıyor. Koronavirüs bulaşan her kedide hastalık gelişmiyor. Kedi koronavirüsünü alan kedilerde virüsün mutasyon geçirmesi sonrasında FIP hastalığı gelişiyor. Bu hastalık kediler ortasında epeyce yaygın. FIP, yalnızca Türkiye’de değil, dünya çapında kedi sıhhati için kıymetli bir sorun olarak göze çarpıyor. Bilhassa çok sayıda kedinin bakıldığı ortamlar, yavru kediler, yaşlı kediler ve gerilim faktörlerinin ağır olduğu ortamlarda yaşayan kedilerde hastalığın görülme sıklığı artıyor. Türkiye’de hastalığın epeyce yaygın olduğunu belirten çalışmalar bulunuyor. Lakin bu virüs insanlara bulaşmıyor. Hastalığın tedavisinde günümüzde umut verici gelişmeler var. Tedavide aktifliği olan antiviral ilaçların varlığı hastalığın denetimi için sevindirici. Bununla birlikte hâlâ daha bulaşmanın önüne geçilmesi, hastalığın denetiminde tedaviden daha faal bir formül olarak kıymetini koruyor.”
patronlardunyasi.com
