14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimleri nedeniyle ertelenen DÜZGÜN Parti’nin 3’üncü Olağan Kurultayı bugün yapılıyor. Kurultayda, yeni devirde izlenecek yol haritasının belirlenirken, partinin idare takımı da yeni formunu alacak. Genel Lider Meral Akşener‘in tekrar aday olacağı kurultayda, 50 üyeden oluşan Genel Yönetim Konseyi da belirlenecek. Kurultayda, Merkez Disiplin Şurası da belirlenecek ve 1350 delege oy kullanacak.
“SİYASET ESNAFININ RAHATINI BOZDUK”
Kurultay’da konuşan Akşener’in konuşmasından satır başları şöyle:
“5,5 yıl evvel bu partiyi kuramazsınız dediklerinde kuracağız dedik, kurduk. Bu parti yaşamaz dediklerinde yaşatacağız dedik, yaşattık. Milletimizin sesi olacağız dedik, olduk. Siyasetin alışılmış nizamını bozduk. Siyaset esnafının rahatını bozduk. Milletin iradesine nazaran değil, kendi egosuna, kendi çirkinliklerine nazaran siyasete istikamet vermeye heveslenen nobranların, sahtekarların tezgahlarını bozduk. Milletimizin sesine kulak vermek için vilayet il gezdik. Toplumsallaşmak için gezmedik. Kapıları çalarak, milletimizin sıkıntısını dinleyerek, sosyalleşip dedikodu etmek için değil, milletimizin sesini dinlemek için dükkanları, konutları dolaştık.
Dedikodu yapmak, iftira etmek, hakaret etmek yerine kapı zillerini çaldık. Biz hep hakikatin peşinden gittik. Koşullar ne olursa olsun hakikati söylemekten kaçınmadık. Yapılamaz denilen her şeyi yaptık. Aşılamaz sanılan manileri aştık. Bu yüzden GÜZEL Parti, istikrarı bozulan siyasetin su terazisidir. İki yumruk ortasında sıkıştırılan milletimiz için hayat odasıdır. Ferdî ihtiraslara mahkum edilen milletimiz için çıkış kapısıdır.
İYİ Parti; ben varsam her şey var, ben yoksam yansın bu dünya, yıkılsın Türkiye değil, nefsinin peşinden değil, nobranlara karşı buradayım diyenlerin partisidir.
Milletimizi geçmişin kavgalarına hapsetmeye çalışanların karşısında DÜZGÜN Parti bugündür, yarındır, varlıklı bir Türkiye’dir. Cüret kemerini kuşanan vatan sevdalılarıdır. İftiracıların, ahlaksızların, egosantriklerin değil, Türkiye için mevti göze alan cesurların partisidir.
Bana iki şey bu ülkede söylenemedi, kendi arkadaşlarım söyledi. Affetmeyeceğim. Hesaplaşacağım.
“HAYATIMIN EN BÜYÜK PİŞMANLIĞI”
Sandığa gelmeden önce büyük seçime gelmeden önce parti içindeki sandıklardan konuşalım. Ben Genel Lider seçildikten sonra çeşitli prosedürlerle demokrasiyi oluşturmaya çalıştım. 2 kez kurultayda blok liste oluşturdum, itiraz ettiniz. Sonra tam, tam, tam insan işaret etmeden, ne deniyor, çarşaf yaptım. Çarşaf listede anahtar listeler ortaya çıktı seçilemeyenler itiraz etti. Anladım ki o gün benim misyonum itiraz seçtirmekmiş.
Başka hakkım, hukukum yokmuş. Sonra 100 kişilik öteki öbür insanların aday olabileceği yarı çarşaf yaptım. Orada da çok ağır berbatlıklar yaşadım. Kurultaylar hesaplaşma yeridir. Ben de siz de hesap vereceğiz. Kurultaylar herkesin hesap verme yeridir. O denli berbatlıklar yapıldı ki günlerce uyuyamadım. O denli pislikler oldu ki tekrar edemeyeceğim. Gördüm ki olmuyor. Herkes her şeyi istiyor, yetmiyor. Vekil olunuyor yetmiyor. GİK olunuyor yetmiyor. Genel Lider Yardımcılığı isteniyor…
6’lı masa ortaya çıktı. Evvel bu parti seçime girebilsin diye CHP’den 15 vekil istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır.
“KUYRUK SİYASETİ” MESAJI!
Hesap veriyoruz… Savaşmalıydık. Bileğimizin gücüyle o seçime girmeliydik. Savaşmadık, savaşmadık. Sayın Kılıçdaroğlu’na tekrar teşekkür ediyorum lakin o gün bugün 15 vekilin bedelini ödemeyemedik. Ömer Seyfettin’in diyetine döndü bu iş. Ruhsal olarak kendimizi makûs hissettik. Ben kendimi aşağılanmış hissettim. hayatımın hiçbir periyodunda hissetmediğim kadar makus hissettik. Ben savaşmayı severim. Başımla kellemle top oynamayı severim. Yapamadık. 28 Şubat’ta oynadım şu kadar onurum olmadı. Tayyip Erdoğan’la zıt düştük, şu kadar umurum olmadı, kaygım olmadı. Her hafta ben tutuklandım. Can-baş uğruna dedim, şu kadar kaygım olmadı. Yüreğimiz olmadı, savaşmadık, 15 vekil aldık. Bu kuyruk siyasetine mâl oldu. Bu birebir vakitte Türkiye’ye büyük bir güzellik yaptı. Demokrasinin ne kadar kıymetli olduğunu, iş birliği konusunda CHP’ye sağda bulunan her renkten insanların ön yargılarının değişmesine neden oldu. Bu değişme 6’lı Masa’yı Millet İttifakı’nı getirdi.”
patronlardunyasi.com
