Geçmişte hakkında “Azerbaycan’a giriş yasağı getirildiği” argümanıyla gündeme gelen Nagehan Alçı yaptığı yeni bir paylaşımla Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’i maksat aldı. Alçı, paylaşımında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Aziz kardeşim” dediği Aliyev’e yönelik “Aliyev, Azerbaycan’ın demokratik yollarla seçilmiş önderi değil, Lukaşenko üzere bir diktatör. Bu gerçek açık ve nettir” dedi.
Nagehan Alçı’nın paylaşımı kısa müddette toplumsal medyada hem takviye hem reaksiyon aldı.
NAGEHAN ALÇI’NIN AZERBAYCAN’A GİRİŞ YASAĞI SÜRECİNDE NE OLDU
Nagehan Alçı’nın Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’i maksat alan tabirleri reaksiyon çekmesiyle birlikte Alçı’nın bir vakitler Azerbaycan’a girmesi yasak olduğu tezlerini tekrar gündeme getirdi. Nagehan Alçı, geçtiğimiz sene toplumsal medya hesabından bir açıklama yaparak Azerbaycan’a girişinin yasak olduğuna dair çıkan söylentileri kesin bir lisanla yalanlamıştı
. Husus ile ilgili paylaşım yapan Alçı, “Elbette Aliyev idaresine tenkitlerim vardır lakin Azerbaycan halkını ne kadar sevdiğimin şahidi de arkadaşım Sevil Nuriyeva’dır. İdare başkadır, Azeri Türkleri kardeşlerimiz başkadır. Yıllar evvelki saçmalığı da şahsen Azerbaycan Büyükelçisi kaldırmıştır. Bunu o vakit köşemde yazdım” demişti.
“İSTENMEYEN KİŞİ” İLAN EDİLMİŞTİ
Nagehan Alçı, yıllar evvel 2009 yılında Ermenistan’a bir yazı dizisi için gidip oradan Dağlık Karabağ’a geçtiğini, Azerbaycan’ın kendisini “persona non grata” (“istenmeyen kişi”) ilan ettiğini, uzun müddet ülkeye girişinin yasaklandığını, ardından Azerbaycan’ın kendisine uygulanan giriş yasağını kaldırdığını belirtmişti.
Nagehan Alçı, 20 Kasım 2009 tarihinde Akşam Gazetesi”nde, “Nagehanakert” başlıklı yazısında da Azerbaycan Dışişleri Bakanlığının kendisini “persona non grata” ilan ettiğini söz etmişti.
Alçı, “Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı beni ‘persona non grata’ yani ‘ istenmeyen kişi’ ilan etmiş. Bildiğim kadarıyla bu mertebe diplomatik şahıslara verilebilir. Gazetecilere değil” kelamlarını kullanmıştı.
YASAKLI LİSTEDEN NASIL ÇIKTIĞINI ANLATTI
Nagehan Alçı, hakkında verilen Azerbaycan’a giriş yasağının nasıl kalktığını ise şu sözlerle anlatmıştı:
“2013 yılında elçilikten bir telefon aldım. Türkiye’den yasaklılar listesinde adımın olmasını garipsediklerini, bunu düzeltmek istediklerini söylediler ve Aliyev’e Ermenistan üzerinden Karabağ’a gidişimin siyasi bir kastı olmadığını belirten bir mektup yazmamı talep ettiler. Hakkımdaki karar bu türlü kalktı.”
Nagehan Alçı’nın “Tutuklu Papaz Brunson’ın sırrı” başlığıyla yayımlanan (30 Eylül 2017) yazısı şöyle:
“Azerbaycan, Dağlık Karabağ’a giden Ufuk Uras, Ali Bayramoğlu, Erol Katırcıoğlu ve Sait Çetinoğlu hakkında Ermenistan üzerinden bölgeye ulaştıkları için tutuklama kararı çıkardı. Dağlık Karabağ, Ermenistan’ın işgali altında olduğu için Azerbaycan, bu topraklara Ermenistan üzerinden gitmeyi hata sayıyor. Öte yandan bölgeye Azerbaycan üzerinden ulaşmak mümkün değil. Fakat Tiflis üzerinden gideceksiniz vs…
Halbuki Erivan’dan bir araçla 4 saatte ya da uçakla 1 saatten az bir müddet içinde başşehir Hankendi’ye (Ermeniler Stepanakert diyorlar) varıyorsunuz. Ben de 2009’da Ermenistan’a bir yazı dizisi için gidip oradan Dağlık Karabağ’a geçmiştim. Azerbaycan o devir beni persona non grata (istenmeyen kişi) ilan etmişti. Uzun müddet ülkeye teşebbüs yasaklandı.
2013 yılında elçilikten bir telefon aldım. Türkiye’den yasaklılar listesinde adımın olmasını garipsediklerini, bunu düzeltmek istediklerini söylediler ve Aliyev’e Ermenistan üzerinden Karabağ’a gidişimin siyasi bir kastı olmadığını belirten bir mektup yazmamı talep ettiler. Hakkımdaki karar bu türlü kalktı.
Ancak artık bu 4 isim hakkında “istenmeyen kişi” ilan edilmenin ötesinde bir tutuklama kararının çıkması, bu isimlerin Interpol’e bildirilmesi çok önemli bir yaptırım. Dün Ali Bayramoğlu ile konuştum. Yurtdışında birçok konferans veren ve toplantıya katılan bir akademisyen olarak tedirgindi. “Toplantılarımı iptal ettim” dedi, fakat nereye kadar iptal edecek? 5 yıl boyunca yurt dışına çıkamayacak mı?
Dışişleri kaynaklarıma sorduğumda Interpol’ün giderek daha fazla siyasi bir kurum olduğu, kendisine gelen talepleri buna nazaran değerlendirdiğini söylüyorlar ancak bu isimlerle ilgili Azerbaycan’ın talebini yerine getirip getirmeyeceğini test etmek büyük bir risk olur… Olması gereken bir an evvel haklarındaki tutukluluk kararının kalkıp yalnızca Azerbaycan’a girişlerinin yasaklanması.”
“SOYKIRIMLA YÜZLEŞMELİYİZ”
Nagehan Alçı, 2015 yılında Milliyet gazetesinde yazdığı “Soykırımla yüzleşmek yeni Türkiye için elzemdir” başlıklı yazısında “Ben ‘soykırım’ sözüne karşı takınılan tutumu hastalıklı buluyorum. Bu tutumun son yıllardaki yüzleşme tutumuyla taban tabana zıt olduğunu düşünüyorum. Kendimizi kandırmayı bir kenara bırakalım: Bütün açık kaynaklar da doğruluyor ki Talat-Enver ve Cemal Paşa’lar tehcir kararıyla Osmanlı’da yaşayan bütün Ermenileri maksat aldılar” tabir etmişti.
Nagehan Alçı, “Kısacası 1915’le yüzleşmek -bizi ne kadar rahatsız ederse etsin- esasen soykırımla yüzleşmektir. Ve bu yüzleşme yeni Türkiye’nin kurulması için elzemdir” cümlelerini kullanmıştı.
patronlardunyasi.com
