Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Cumhurbaşkanlığı Hukuk Siyasetleri Şurası Başkanvekili Mehmet Uçum’dan Habertürk’te Eren Eğilmez’e açıklamalarlarda bulundu.
Uçum, darbe başarılı olsaydı neler olacağını şu sözlerle anlattı:
“15 Temmuz’da FETÖ çetesi başarılı olsaydı yetki zamanı üzerinden adımlar atılacaktı. Doğu ve Güneydoğu’nun PKK’ya terk edilmesi. Orada bağımsız, uydu devlet oluşturulması. Bu somut bilgi.
NATO üyesi ülkelerinin vatandaşlarının 15 Temmuz ve sonrası süreçte can güvenliğini sağlamak iddiasıla NATO’nun sürece müdahalesi için yapılan ağır faaliyetler var. NATO içindeki FETÖ’cülerin de kışkırtmasıyla. Sonuçta şöyle bir planlanmış durum vardı. FETÖ’cü çetenin başkanı gelecek muhakkak bölgeleri kendi hakimiyet alanına çevirecek. FETÖ laiklik zıddı örgüttür. Türkiye’de enterasandır laikliğin savunucuları FETÖ’cülerle işbirliği yapmaktan çekinmediler.
“TÜRKİYE’YE YÖNELİK ÇEŞİTLİ HARİTALAR VAR”
İslamcı bir yapılanma ve onun dışında terk edilecek alanlar. Öteki yerlere ait birtakım hesaplar sözkonusu olabilirdi. Bölgeler idaresine geçmek projeleri vardı. Türkiye’ye yönelik çok çeşitli haritalar var. 15 Temmuz bir devirme ve işgal teşebbüsüydü. Seçilmişleri devirecek, Cumhurbaşkanını enterne edilecek, Meclis’i tasfiye edecek.
İşgal teşebbüsü ise adeta 100 yıl öncesi üzere işgal projeksiyonu da vardı. Bunların kestirim olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. 15 Temmuz’da akının boşa çıkarılması Türkiye’nin işgalden kurtarılması manasında da son derece değerli. Türkiye’ye yönelik işgal teşebbüsü varsa buna karşı ortaya koyulan aksiyon devrimci ve ulusal bir harekettir.
“PKK HAREKETLERİNE ORTA VERDİ”
O ortada pazarlıklar yapılmaya çalıştı. 15 Temmuz’da yapılan yetki deviri pazarlığı daha sonra da yapılmaya çalıştı. Mesela PKK terör örgütü hareketlerine orta verdi.
Devlette çok daha detaylı bilgiler var bununla ilgili olarak. Çok yeterli bir darbe planı hazırlamışlar. Ancak planı bozan gelişmeler oldu. Orduyu bütün olarak harekete geçiremiyorlar natürel. Emniyet üzerinden güçlü dayanak alamıyorlar. Bir çeşit manipülasyon üzerinden darbe planı kuruyorlar. Gün içinde gelişmeler sebebiyle darbe saatinin erkene alınması. Halkın birinci anda tereddütlü halde bahse yaklaşarak tepki göstermesi. Binali Yıldırım’ın ‘kısmi kalkışma’ demesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halkı alanlara çağırması.
Bazı kumandanların açıklama yapması. Askeri ünitelerde halkın engellemeler yapması. Birçok dtinamik devreye girdi. Bir program vardı, FETÖ’cüler izlerken ‘bu halk direnecek halk değil’ diye şeyler vardı. Cumhnurbaşkanı Erdoğan’ın mevti göze alarak yaptığı başkanlı ve halkın sokağa çıkması.
Yurtsever subay ve emniyet güçlerinin çeteye çok net tavır alması. Çok önemli uyumun yapılması. O gece yargı mensuplarının bu sürecin soruşturmalarını başlatması. Dünya tarihinde birincidir bu. Hiç öngörülemeyen birçok dinamik devreye girdi. Halk 26 gün boyunca demokrasi nöbeti tuttu. Kaosa karşı demokraksiye sahip çıkıldı. Meclis’in toplanması. 20 Temmuz OHAL’in ilan edilmesi, onların beklentilerini boşa çıkardı.”
patronlardunyasi.com