Anma programına İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile AK Parti Genel Lider Yardımcısı Ömer İleri, İstanbul Valisi Davut Gül, AK Parti İstanbul Vilayet Lideri Osman Nuri Kabaktepe ile Menderes, Güçlü ve Polatkan’ın ailesi katıldı.
Programda konuşan Bakan Yerlikaya, 17 Eylül’ün sararıp toprağa düşen yaprakların tersine zorla hayattan koparılan üç şehidi kendilerine anımsattığını söyledi. Yerlikaya, Menderes’in manevi huzurunda 27 Mayıs’ın, 12 Eylül’ün, 15 Temmuz’un da içinde bulunduğu tüm darbe ve ihanet kalkışmalarının karşısında dimdik durduklarını tüm dünyaya ilan ettiklerini belirtti.
Tek parti rejiminden sonra 1950 yılında “Yeter kelam milletin” diyerek iktidara gelen Demokrat Partinin çok kısa bir vakit içinde büyük ekonomik kalkınma ataklarının altına imzasını attığına dikkati çeken Yerlikaya, bu periyotta Türkiye’nin ortalama yüzde 7,8 büyüdüğünü lisana getirdi.
“YASSIADA MAHKEMELERİNDE İNSANLIK ONURU AYAKLAR ALTINA ALINDI”
Yerlikaya, Demokrat Partinin yaptığı yatırımları aktararak, “Peki sonra ne oldu? Evvel 27 Mayıs, akabinde Türk demokrasisine kara bir leke olarak geçen Yassıada günleri. Yassıada mahkemelerinde insanlık onuru ayaklar altına alındı. Ortalarında bakanların, milletvekillerinin, kumandanların ve bürokratların bulunduğu 592 kişi 11 ay boyunca yargılandı. Her biri hücrelerde, zindanlarda tutuldu, yaşananlar yalnızca demokrasi ismine değil, adalet ismine, insanlık ismine da utanç vericiydi.” tabirlerini kullandı.
Merhum Menderes’in son kelamında “Millet sağ olsun” dediğini, son kelamlarında bile zarafetini ve merhametini koruduğunu belirten Yerlikaya, “Aslında o sabah dar ağacına çekilen yalnızca o değil milletin iradesiydi. Ortadan 62 yıl geçti, koskoca bir 62 yıl lakin başvekilimiz merhum Adnan Menderes’i bu aziz milletin ne kalbinden ne de aklından kimse söküp atamadı.” diye konuştu.
Bakan Yerlikaya, “karanlık günlerin Yassıadası”nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından “Demokrasi ve Özgürlükler Adası” haline getirildiğini, adanın demokrasinin hangi badirelerden geçerek bugünlere geldiğinin bir şahidi ve ibret vesikası olarak durduğunu söyledi.
Türkiye’nin artık Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğinde darbelere geçit vermeyen, demokrasiye vefatına sahip çıkan bir ülke olduğunu vurgulayan Yerlikaya, milletin darbelere ve vesayet odaklarına karşı verdiği çabanın iradesine ipotek konulan bütün dünya uluslarına örnek olup yürek verdiğini kaydetti.
“27 MAYIS DARBESİ İLE BU MİLLETE BÜYÜK KÖTÜLÜK YAPILDI”
AK Parti Genel Lider Yardımcısı Ömer İleri, Demokrat Partinin 14 Mayıs 1950’deki seçimlerle iktidara geldiği vakit aslında bu ülkede birinci kez millet iradesiyle bir idarenin iş başına geldiğini belirtti.
Tek parti idaresinin bittiğini, yerine milletin kelam sahibi olduğu periyodun başladığını lisana getiren İleri, “Demokrat Parti iktidarıyla geçen, memleketin kalkınmasında bir dönüm noktası olan 10 yıldan sonra maalesef 27 Mayıs darbesi ile bu millete, bu devlete büyük bir kötülük yapıldı. Milletin seçtikleri, milletin vergileri ile alınan silahlarla, üstelik seçime kısa bir mühlet kalmışken tutsak alındı. Ucuz bir hukuk tiyatrosu sürecinde akla ziyan, türlü suçlamalar ile yargılandı. Dedemin de ortalarında olduğu birçoğu hapsedildi. Maalesef Başbakanımız ile iki Bakanımız şehit edildi.” diye konuştu.
Adnan Menderes ve yol arkadaşlarını mağdur değil muzaffer siyasetçiler olarak andıklarının altını çizen İleri, şöyle devam etti:
“Zira onların açtıkları yolda şu geldiğimiz noktada Cumhurbaşkanımız liderliğinde vesayet ile çabasını kazanmış bir Türkiye var artık. Darbecilerin adeta dinozor fosilleri üzere müzelerde sergilendikleri bir Türkiye var artık. Yurt dışından parmak sallayanların yurt içindeki işbirlikçileriyle toplum mühendisliğine soyunamadıkları bir Türkiye var artık. Ve her şeyden kıymetlisi gözünü geleceğe dikmiş, her alanda savlı olan bir Türkiye var artık.”
İleri, Türkiye Yüzyılı’nın her muvaffakiyeti felaket, her hoş ve harika yapıtı ziyan halinde göstermek için çırpınan sığ muhalefet anlayışının dönüştüğü bir periyot olacağını söyledi.
Türkiye Yüzyılı’nda kendine oy vermeyen vatandaşı ötekileştiren anlayışın değişeceğine dikkati çeken İleri, “Bizler inanıyoruz ki 27 Mayıs darbe sürecinden sorumlu olan çapsız muhalefet anlayışının bugünkü temsilcileri kendi iç muhasebelerini yaparak bu milletten hayli gecikmiş olan özürlerini bir noktada dileyecektir.” biçiminde konuştu.
Vali Gül ise 27 Mayıs’ın milletin en büyük pişmanlıklarında biri olduğunu belirterek, idama giden Başbakan ile Bakanları kurtaramamanın milletin vicdanlarında derin acılar oluşturduğunu kaydetti.
ADNAN MENDERES’İN GELİNİ: YASSIADA’DA DÜZMECE BİR MAHKEME VARDI
Eski Başbakan Adnan Menderes’in gelini Ümran Menderes de 27 Mayıs 1960’ta milletin iradesinin yok sayıldığını anlattı. Menderes, 27 Mayıs’ın 17 yıl bayram olarak kutlandığını aktararak, “Ayrışma, ayrışma deniliyor, alın size ayrışmanın alası. Bir taraf üzülürken öbür taraf bayram yapıyor. Yassıada’da ise düzmece bir mahkeme vardı. ‘Sizi buraya tıkan güç bu türlü istiyor’ diyerek savunma fırsatı bile vermiyorlardı maalesef. Haklarında verilen idam kararıyla onlar hayattan koparılmıştır.” dedi.
Darbelerin ülkenin gelişip büyümesine daima pürüz olduğunu kaydeden Ümran Menderes, demokrasi şehitlerinin hizmetlerinin unutulmadığını ve hiçbir vakit da unutulmayacağını kelamlarına ekledi.
Hürmet duruşunda bulunulmasının akabinde Kur’an-ı Kerim okunan programda Vilayet Müftüsü Prof. Dr. Safi Arpaguş tarafından Menderes ve yol arkadaşları için dua edildi.
Bakan Yerlikaya ve beraberindekiler, 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın anıt mezarına da ziyaret edip çiçek bıraktı.
patronlardunyasi.com
