Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ, pazar günü yapılacak olan cumhurbaşkanı seçiminin ikinci çeşidinde, Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na takviye vereceğini açıkladı.
Ümit Özdağ, “İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturmak ve sığınmacıları da bu yetki çerçevesinde üzere bir isteğiniz var mı?” sorusuna şu cevabı verdi:
– Tabi ben bunu isterim. Partim de bunu ister. Ancak dediğim üzere bu ayın 28’inden sonra, öbür siyasi partilerle de, biz gelmeyiz, zira biz bu ittifakın modülü değiliz.
SADECE KEMAL BEY’LE KONUŞURUZ
– Bu, Cumhurbaşkanı olacak Sayın Kılıçdaroğlu’nun yetkisi dahilinde, başka paydaşlarıyla konuşacağı bir mevzudur. Bu süreçte bir dahlimiz olmaz. Yalnızca Kemal Bey’le konuşuruz.
– İkili görüşmeyle ilgili verebileceğim tüm bilgileri verdim size. Bundan daha fazlasını konuşmak, konuşmanın içeriğini aktarmak olur ki bu da nezaketin dışına çıkar.
BİR DEFA DAHA NETLEŞTİRDİK
Özdağ, “Sizin dayanağınız bir bakanlık pazarlığına bağlı değil lakin değil mi?” sorusuna ise şu karşılığı verdi:
– Hayır. Bizim için değerli olan Cumhuriyet’in kuruluş unsurlarının koruma edilmesi; terörle, PKK’yla, FETÖ’yle, IŞİD’le gayrette devletin aktif varlığını savunacak siyasetlerin uygulanması; ve 13 milyon kaçak ve sığınmacının vatanlarına gönderilmesi… Biz de bunları protokolle bir kere daha netleştirdik.
Ümit Özdağ, kendisine Gelecek Partisi Genel Lider Yardımcısı Selim Temurci’nin “Sn. Özdağ günün latifesini yapmış sanırım! Bir latife da benden. Bu adam İçişleri Bakanı olacağım diyorsa, Sn. Soylu kesin kalacak demektir” şeklindeki açıklamasının sorulması üzerine ise şöyle konuştu:
– Hayır, yanıt vermek istemem. Benim muhatabım Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Ve Sayın Kılıçdaroğlu’nun muhatabı da Davutoğlu’dur.
HDP-YEŞİL SOL’UN KIYMETLENDİRME TOPLANTISI
Özdağ-Kılıçdaroğlu’nun muahedesi üzere HDP ve Yeşil Sol Parti’nin durum değerlendirmesi için toplandığını hatırlanan İpek Özbey, “HDP seçmenine bir bildiriniz olup olmadığını merak ediyorum” diye sordu. Ümit Özdağ ise şu cevabı verdi:
– Bakın benim bütün Türk halkına, daha evvel hangi partiye oy vermiş olursa olsun, çağrım şu: 13 milyon sığınmacının Türkiye’de kalmasını istiyor musunuz, istemiyor musunuz? Hastanede hem kendi paranızı, hem de sığınmacının parasını verip daha sonra onun ardında beklemek istiyor musunuz?
– Eczaneye gittiğinizde ilaç için kendiniz para verip, Suriyelinin ücretsiz ilaç almasını istiyor musunuz? Yılda 11 milyar dolar harcamak istiyor musunuz?
2011’den bu yana her Türk vatandaşının cebinden 1800-1900 dolar çıktı sığınmacılar için harcanan para… İnsani yardım ismi altında 72 milyar dolar harcanmış, bunun büyük bir kısmı Suriye’nin kuzeyine…
SİNAN OĞAN’A KIRGIN DEĞİLİM
Ümit Özdağ; kuruluşunda yer aldığı ve adaylığında büyük rol oynadığı CET İttifakı cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın, ikinci çeşitte Erdoğan dayanak kararı sonrası kırgın olup olmadığı tarafındaki soruya ise şu karşılığı verdi:
İKİNCİ TİPE KALMASINDA BÜYÜK EMEĞİ VAR
– Hayır. Kırgın değilim. Sinan Bey’e yönelik çok sert tenkitler yapılıyor. Sinan Bey’in de bu sonuçtan çok memnun olduğunu düşünmüyorum. Lakin Sinan Bey’in de bu seçimlerin ikinci cinse kalmasında büyük emeğinin olduğu gerçeğini, tenkit yapan arkadaşlarımızın unutmaması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye bugün şayet ikinci bir fırsatı yakaladıysa Sinan Beyefendi de eşi Gökçen Hanım da bunun için çok çalıştılar.
patronblardunyasi.com
