SDG Investment Forum kapsamında düzenlenen “Temel İş Dönüşümü için Bütünsel Bir Yaklaşım Olarak CFO Prensipleri” panelinde konuşan Kalyon, yatırımcılara Turkcell’in sürdürülebilirlik çalışmalarını, bu alandaki birincileri, yatırımları ve maksatlarını anlattı.
Şirketten yapılan açıklamaya nazaran, Birleşmiş Milletler’in 78’inci Genel Şurası ve Global Emeller Haftası, bu yıl “Güvenin Tekrar Tesisi ve Global Dayanışmanın Yine Canlandırılması: 2030 Gündemi ve Sürdürülebilir Kalkınma Amaçlarına Yönelik Aksiyona, Herkes için Barış, Refah, Gelişim ve Sürdürülebilirlik Doğrultusunda Sürat Verilmesi” temasıyla devam ediyor.
Genel Kurul’un yanı sıra Sürdürülebilir Kalkınma Emelleri (SKA) çerçevesinde düzenlenen SDG Investment Forum da New York Borsası’nda gerçekleşti.
Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri için CFO Koalisyonu (The UN Küresel Compact CFO Coalition for the SDGs), BM Sorumlu Yatırım Unsurları (UN PRI), BM Sürdürülebilir Kalkınma İçin Global Yatırımcılar (GISD) ve BM Etraf Programı Finans Teşebbüsü (UNEP-FI) tarafından düzenlenen Forum’da şirketlerin, bankaların ve finans kuruluşlarının üst seviye yöneticileri bir ortaya geldi.
Etkinlikte, SKA’ya ulaşmada özel kesim yatırımlarını ve taahhütlerini hızlandırma, temel iş süreçlerinin SKA’yı destekleyecek biçimde dönüşümünde yöneticilerin (CFO) rolü, Bilim Temelli Hedefler’e (SBTs) ulaşmak için yapılan yatırım planları, global maksatlara ulaşmak için gerekli sermaye akışının sağlanması üzere bahisler ele alındı.
SERA GAZI EMİSYONU
Sürdürülebilir finansman konusunda stratejik paydaşlık yapan Bilim Temelli Gayeler Teşebbüsü’nün de (SBTi) yer aldığı aktiflikte Turkcell, 2030 sera gazı azaltım amaçlarını açıkladı. SBTi tarafından onaylanan amaçlar kapsamında Turkcell, 2030’a kadar 2020 baz yılına nazaran mutlak Kapsam 1 ve 2 emisyonlarını yüzde 50,47, mutlak Kapsam 3 emisyonlarını ise yüzde 25 azaltmayı taahhüt etti.
Turkcell bu taahhütlerini en şimdiki metodolojilerle ve iklim değişikliğinde kritik eşik olan “1,5 derece” gayesi ile uyumlu formda oluşturdu. Böylece Turkcell, amaçları SBTi tarafından onaylanan şirketler ortasında Türkiye’den tek telekomünikasyon şirketi oldu.
Turkcell, iklimle ilgili dengeli finansal risk beyanlarını geliştirmek için kurulan TCFD’nin (İklimle Kontaklı Finansal Beyan Vazife Gücü) tavsiyeleri doğrultusunda, iklim değişikliğine bağlı risk ve fırsatlarını ve farklı global ısınma senaryolarına nazaran karşı karşıya kalabileceği risklerin olasılıklarını tahlil ederek hazırladığı birinci Turkcell TCFD Raporu’nu yayınladı.
Turkcell bu çalışma ile iklim değişikliğiyle gayrete yönelik faaliyetlerine daha geniş bir bakış açısıyla yaklaşmayı ve şirketin iklim değişikliğinin getirdiği risklere yönelik gelişim alanlarını takip ederek daha dirençli olmayı amaçlıyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK PLANI
Açıklamada “Temel İş Dönüşümü için Bütünsel Bir Yaklaşım Olarak CFO Prensipleri” panelindeki konuşmasına yer verilen Kalyon, yatırımcılara Turkcell’in sürdürülebilirlik yaklaşımına ve öncü çalışmalarına dikkati çekerek şu tabirleri kullandı:
“Toplumumuza ve dünyamıza yarar yaratmak için iş dünyasının büyük şirketleri olarak öncü olmalıyız. Sürdürülebilir Kalkınma Maksatları da bu noktada bizim için pusula misyonu görüyor. Bu istikamette 3 yıl evvel sürdürülebilirlik konusunda yönetişim yapımızı belirledik. Yönetişim yapısıyla birlikte ilgili komiteleri, öncelikli alanlarımızı ve stratejimizi oluşturduk. İnsan Hakları, Çeşitlilik, Etraf İdaresi üzere politikalarımızı kurguladık. Tüm çalışanlarımızın sürdürülebilirlik eğitimleri almasını sağladık.
Zeka Gücü, Dijital Bahar üzere toplumsal yatırım programlarımız ve erişilebilirlik çalışmalarımızın yanı sıra müşterilerimizi tekno atık geri dönüşümü hareketine teşvik eden Eğitime Dönüştür projesini hayata geçirdik.
Tüm iş süreçlerimize insan odaklı ve etrafa hassas bir kurumsal yaklaşımı entegre ettik. Kendimize kısa, orta ve uzun vadeli sürdürülebilirlik gayeleri belirledik. Özetle, sürdürülebilirlik stratejimiz doğrultusunda, tüm çalışmalarımızda etrafımıza, topluma, işimize ve dünyamıza olumlu iz bırakmayı amaçlıyoruz.”
Kalyon, sürdürülebilirlik konusunun yalnızca bir departmanın değil Turkcell’de çalışan herkesin sorumluluğu olduğunu vurguladı. Sürdürülebilirliği şirket stratejilerinin beş ana odak alanından biri olarak belirlediklerini aktaran Kalyon, bu manada oluşturdukları gayeleri tüm şirkete yaydıklarını tabir etti.
Kalyon, odak alanlarından biri olan çevresel sürdürülebilirliği bilimsel çerçeveye uygun olarak yönetmeyi önceliklerine ortasına aldıklarını kaydederek, “Bu yüzden Bilim Temelli Amaçlar Teşebbüsü’nün (Science Based Targets Initiative- SBTi) kıstaslarına uygun olarak 2030 sera gazı azaltım gayelerimizi oluşturduk ve SBTi tarafından da onay aldık. Turkcell olarak yüzde 100 yenilenebilir güç kullanıyoruz.
Ayrıca Turkcell Güç şirketimizle yenilenebilir güç üretiyoruz. 2026 prestijiyle Turkcell’in toplam elektrik tüketiminin yüzde 65’inin yeşil güç kaynaklarından karşılanmasını hedefliyoruz. Sonuncu emelimiz ise güç tüketimimizi, 2030’a kadar kendi kaynaklarımızdan yüzde 100 yeşil güçle karşılamak ve 2050’de net sıfır şirket olmak.” açıklamalarında bulundu.
Sürdürülebilirlik performanslarıyla küresel derecelendirme kuruluşları tarafından sürdürülebilirlik performansı yüksek notla bedellendirilen şirketler ortasında olduklarını aktaran Kalyon, dünyanın en değerli etraf teşebbüslerinden biri olan Karbon Saydamlık Projesi’nde (CDP) notlarının A- liderlik düzeyine çıkardıklarını belirtti. Kalyon, Turkcell olarak BİST Sürdürülebilirlik 25 Endeksi’nde yer alan şirketlerden biri olmanın da kendilerini hayli mutlu ettiğini kaydetti.
EN İTİBARLI KURULUŞLAR
Çalışmalarını ileriye taşıyabilmek için sürdürülebilirlik finansmanı sağlamanın hızlandırıcı bir tesiri olduğunu da vurgulayan Kalyon, 2019’da BNP Paribas’tan 50 milyon avro meblağında 3 yıl vadeli “Sürdürülebilirlik Endeksli Kredi” aldıklarını hatırlattı.
Kalyon, mühletin bitiminde bu meblağı 70 milyon avroya yükselttiklerini ve vadesini aralık 2026’ya kadar uzattıklarına dikkati çekerek, “2020’de ise ING ile imzaladığımız 50 milyon avro fiyatındaki 5 yıl vadeli ‘Yeşil Kredi Anlaşması’ ile çevreci yatırımlarımızı finanse ediyoruz.
Ve son olarak geçtiğimiz ay Bank of China ile 30 milyon avro fiyatında ‘yeşil kredi’ kontratı imzaladık. Özetle söyleyebilirim ki yenilenebilir güç, güç verimliliği üzere alanlarda yaptığımız efektif çalışmalar ve gelecek planlarımızın sonucu olarak 2019’dan bu yana bölümün en itibarlı finans kurumlarından bu kaynakları en uygun şartlarla alabilme muvaffakiyetini elde ettik.” değerlendirmesinde bulundu.
patronlardunyasi.com
